Sayı 102

Çin’de başlayarak tüm dünyaya yayılan yeni tip Koronavirüs salgını tüm insanlığın hayatını olumsuz etkilemeye devam ederken, geçmişten bugüne kadar meydana gelen Koronavirüs salgınları hakkında çeşitli araştırmalar yapılmaya devam edilmektedir. Koronavirüs ile ilgili ilk patent başvurusu 30 Ekim 1972 yılında yapılmış, 2002 yılına kadar neredeyse stabil olan artışlar, 2002 yılında SARS-COV virüsü sonrası 462 adede çıkmış ve 2002 yılı sonrası MERS-COV virüsüne kadar ciddi artış gözlenmemiştir. Koronavirüs ile ilgili patent başvurularının %66’sı Amerika, Çin ve Güney Kore tarafından yapılmıştır.

Sağlık sektöründe yapılan patent başvurularının ülke ekonomisine olan etkisini değerlendiren Yönetim Kurulu Başkanımız Kemal Yamankaradeniz sağlık uygulamalarının yaygınlaşması hastalıkların önlenmesine, teşhisine ve tedavisine yönelik gerçek zamanlı veriler sağlayacak. Başta akamedik kurumlarla olmak üzere çeşitli kuruluşlarla iş birlikleri üzerine kurulu Ar-Ge modeli ön plana çıkacak. Bu noktada sağlık ekonomisinin ülke ekonomisine sağladığı katma değeri göz önünde bulundurursak, Türk bilim insanlarının yaptığı buluşların korunması ve geliştirdikleri yeni tedaviler ve tıp sektöründeki Ar-Ge çalışmalarının patentlenmesi büyük önem taşıyor.” dedi.

Ülkemizde aşı üretimi için çalışmalar ilk Osmanlı İmparatorluğu döneminde başlıyor. Aşı üretim çalışmalarını yürütmekte olan Pasteur, çalışmalarını sürdürebilmek adına dönemin devlet başkanlarına maddi katkı için yazı yazıyor. Yazılardan biri 2. Abdülhamit’e ulaşıyor. Görev için Mekteb-i Tıbbiye-i Askeriye-i Şâhâne’den müderris Alexander Zoeros Paşa’nın başkanlığı altında, Kaymakam (yarbay) Dr. Hüseyin Remzi ve Kaymakam (yarbay) Veteriner Hüseyin Hüsnü Bey seçiliyor. Böylece 1885`te dünyada ilk defa çiçek aşısı uygulaması için Osmanlı`da kanun çıkarılıyor. Aynı yıl içerisinde dünyada ilk kuduz aşısı bulunuyor. 1887 Ocak ayı başında ise kuduz aşısı Osmanlı’ya getiriliyor ve Mekteb-i Tıbbiye-i Askeriye-i Şahane`de ilk kuduz aşısını üretiliyor.