Size en doğru seçenekleri sunmak için buradayız. Başlamak için tek yapmanız gereken marka adınızı girmek ve ardından 'Ara' butonuna basmak.
Oyunun kuralları baştan yazılıyor
Hepimizin bildiği gibi, küresel rekabet ortamında dijital dönüşüm artık kaçınılmaz. Yeni dünya düzeninde uyum sağlamanın ve hayatta kalmanın yolu teknolojiyi hayata entegre etmek ve tüketicinin ihtiyaçlarına duyarlı olmaktan geçiyor. Biz de “Sürekli değişim ve gelişim” mottosuyla başlattığımız dijital dönüşüm yolculuğumuz kapsamında; iş süreçlerimizi teknolojiyle buluşturarak, müşterilerimiz için yenilikçi ve katma değerli çözümler üretiyoruz.
Değerlerin korunmasına yönelik hizmetlerimizi dönemin ihtiyaçlarına göre yeniden yorumlayıp geliştirerek müşterilerimize sunuyoruz. Amacımız değer olarak ortaya koyduğumuz markalarımızı, patentlerimizi ve tasarımlarımızı ekonomiye en kısa yoldan nasıl kazandıracağımızın mesajını vermek ve bu değerleri 2023 yılında hedeflenen ihracat rakamlarına ulaşmasına destek verecek konuma getirmektir.
Mevcut ve potansiyel çok uluslu müşterilerin dünya çapında patent dosyalama faaliyetlerindeki artış ve son zamanlarda ilaç endüstrisi tarafından yeni ilaç ve aşıların geliştirilmesi gibi beklentiler sebebiyle Destek Patent olarak uluslararası alanda oluşturulan ve kaliteli yerelleştirme gerektiren dijital içerikteki büyüme ve artırılmış çeviri hizmetleri sunulmasını sağlayan teknolojiyi kullanıyor olmamız, yurt dışı müşterilerimiz nezdinde ciddi bir fark oluşturmamıza neden oluyor.
Hedefimiz; sınai haklar alanında Türkiye’yi bir “HUB” konumuna getirebilmek
İşte krizlerin doğru analizinin ve yönetiminin her zamankinden daha önemli olduğu bu dönemde sahip olunan ve koruma altına alınması gereken önceliklerin başında ‘marka’ ve ‘marka itibarı’ geliyor. Markanın temsil ettiği değerleri sahiplenmek ve güven unsurunu ön plana alarak iletişime devam etmek, şirketlerin hayatta kalma mücadelesinde bir numaralı önceliği olmak zorundadır.
Pandemi dönemi, doğal kaynakların tükenme tehlikesini bir kez daha gündeme getirirken, çevresel sürdürülebilirliği öncelik olarak düşündürmüştür. Daha yeşil, düşük karbonlu bir geleceğe geçiş için gerekli olan teknolojilerin, ürünlerin ve hizmetlerin geliştirilmesini destekleyen bir ekosistemin kurulması kaçınılmaz. Bu nedenle, çevre teknolojileri dahil, tarımdan kimyaya bütün teknolojilerin bu ekosistemin içinde üretim yapılması gıda güvenliğimizin önceliği için zorunlu hale gelmiştir. Pandemi döneminde insan ve sağlık, hayata dair en önemli iki kavram olmuştur. Artık bu kavramlar tercih değil zorunluluktur. Doğaya zarar vermeyen, çevre dostu markaların tüketici tarafından alınıp kullanılması öncelik olacaktır. Markalı ürünlerde ve teknolojilerde bu kavramlara uyum sağlayan markaların sahibi olan firmalar dönüşüm projelerinde daha başarılı olacaktır. İnsan hayatını kolaylaştırırken, sağlığın ve ticaretin katma değerli üretim unsurları marka, patent ve tasarım ürünleri bu iki kavrama göre şekillenecektir. Bu çalışmalarda çözümsüzlük değil, çözüm insan için olacaktır; markalar bunun için politika üretecek ve daha çok çevre ve sağlık için varlıklarını sürdüreceklerdir.
Güzel ve sağlıklı günler dilerim.
Kemal YAMANKARADENİZ
Yönetim Kurulu Başkanı
Değerlerin korunmasına yönelik hizmetlerimizi dönemin ihtiyaçlarına göre yeniden yorumlayıp geliştirerek müşterilerimize sunuyoruz. Amacımız değer olarak ortaya koyduğumuz markalarımızı, patentlerimizi ve tasarımlarımızı ekonomiye en kısa yoldan nasıl kazandıracağımızın mesajını vermek ve bu değerleri 2023 yılında hedeflenen ihracat rakamlarına ulaşmasına destek verecek konuma getirmektir.
Mevcut ve potansiyel çok uluslu müşterilerin dünya çapında patent dosyalama faaliyetlerindeki artış ve son zamanlarda ilaç endüstrisi tarafından yeni ilaç ve aşıların geliştirilmesi gibi beklentiler sebebiyle Destek Patent olarak uluslararası alanda oluşturulan ve kaliteli yerelleştirme gerektiren dijital içerikteki büyüme ve artırılmış çeviri hizmetleri sunulmasını sağlayan teknolojiyi kullanıyor olmamız, yurt dışı müşterilerimiz nezdinde ciddi bir fark oluşturmamıza neden oluyor.
Hedefimiz; sınai haklar alanında Türkiye’yi bir “HUB” konumuna getirebilmek
İşte krizlerin doğru analizinin ve yönetiminin her zamankinden daha önemli olduğu bu dönemde sahip olunan ve koruma altına alınması gereken önceliklerin başında ‘marka’ ve ‘marka itibarı’ geliyor. Markanın temsil ettiği değerleri sahiplenmek ve güven unsurunu ön plana alarak iletişime devam etmek, şirketlerin hayatta kalma mücadelesinde bir numaralı önceliği olmak zorundadır.
Pandemi dönemi, doğal kaynakların tükenme tehlikesini bir kez daha gündeme getirirken, çevresel sürdürülebilirliği öncelik olarak düşündürmüştür. Daha yeşil, düşük karbonlu bir geleceğe geçiş için gerekli olan teknolojilerin, ürünlerin ve hizmetlerin geliştirilmesini destekleyen bir ekosistemin kurulması kaçınılmaz. Bu nedenle, çevre teknolojileri dahil, tarımdan kimyaya bütün teknolojilerin bu ekosistemin içinde üretim yapılması gıda güvenliğimizin önceliği için zorunlu hale gelmiştir. Pandemi döneminde insan ve sağlık, hayata dair en önemli iki kavram olmuştur. Artık bu kavramlar tercih değil zorunluluktur. Doğaya zarar vermeyen, çevre dostu markaların tüketici tarafından alınıp kullanılması öncelik olacaktır. Markalı ürünlerde ve teknolojilerde bu kavramlara uyum sağlayan markaların sahibi olan firmalar dönüşüm projelerinde daha başarılı olacaktır. İnsan hayatını kolaylaştırırken, sağlığın ve ticaretin katma değerli üretim unsurları marka, patent ve tasarım ürünleri bu iki kavrama göre şekillenecektir. Bu çalışmalarda çözümsüzlük değil, çözüm insan için olacaktır; markalar bunun için politika üretecek ve daha çok çevre ve sağlık için varlıklarını sürdüreceklerdir.
Güzel ve sağlıklı günler dilerim.
Kemal YAMANKARADENİZ
Yönetim Kurulu Başkanı